Kategori: Başarı Öyküsü

Daha verimli çalışmak, hataları sıfırlayıp, riskleri önlemek her kurumun hedefi. Geleceğin bankacılığını şekillendiren ve teknoloji yatırımları ve alt yapısı ile bu konuda öncülüğünü sürdüren Akbank, Micro Focus ile gerçekleştirdiği BT otomasyonu projesiyle bu üç hedefi için de önemli adımlar attı.

Akbank, bankacılık sektörünün en köklü kuruluşlarından biri. Güçlü finansal yapısının yanı sıra yenilikçi uygulamalarıyla öne çıkan kurum, dünyanın önde gelen finans yayın gruplarından Euromoney’in düzenlediği “Awards for Excellence 2020 – Mükemmellik Ödülleri 2020” de bu yıl 14’üncü kez “Türkiye’nin En İyi Bankası” seçildi. Bankanın bu performansında teknolojiye yaptığı kesintisiz yatırımın da önemli bir rolü var. Akbank son olarak dünyanın en iyi yazılım şirketleri arasında yer alan Micro Focus ile BT otomasyonu alanında önemli bir proje gerçekleştirdi. Bu projeyle birçok sürecini otomasyon araçlarına aktaran banka, böylelikle insan kaynağının daha odaklı ve verimli çalışmasını sağlarken, süreçlerin işleyişindeki hata olasılığı ve riskleri minimuma indirdi.

Hedef verimlilik artışı

Akbank’ın Micro Focus Data Center Automation çözümü ile hayata geçirdiği “Senfoni” adını taşıyan proje, Akbank’ta BT altyapı ekiplerinin zamanlarını en verimli şekilde kullanmalarını sağlamak amacıyla başlatıldı. Bu kapsamda mevcutta manuel olarak yürüyen BT süreçlerinin analiz edilerek standartlaştırılması ve otomasyon araçlarına aktarılması hedeflendi. Böylece zaman kaybının önlenmesi, verimliliğin artırılması, manuel işlemlerden kaynaklanan hataların yarattığı riskin ortadan kaldırılması ve güvenlik standartlarına tam uyumun sağlanması planlandı.

Neler yapıldı?

Teknolojik gelişimleri en ileri seviyede takip edip, sundukları servislerle Türkiye’nin en iyi bankaları arasında yer alan Akbank, altyapı teknolojilerine yaptıkları yatırımlarla sürekli ön planda olmayı başarıyor. Altyapı teknolojilerini otomasyonla bir üst olgunluk seviyesine taşımak için, Akbank Altyapı Teknolojileri Bölüm Başkanı Bülent Saltürk 6 kişilik merkezi bir SWAT ekibi kurarak yola başladıklarını anlatıyor. Tüm BT ekiplerinin manuel olarak yürüttükleri süreçleri belli fazlarla analiz ederek süreçlerin daha standart hale getirilmesini sağladıklarını dile getiriyor. Standardizasyonu gerçekleşen süreçlerin otomasyonlarını, sağlanacak efor kazancına göre önceliklendirdiklerini söyleyen Akbank Altyapı Mimari Yönetimi Müdürü Akın Arıkan, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu öncelik sırasına göre Micro Focus Data Center Automation çözümüyle süreçlerin otomasyonları sağlandı. Heterojen bir BT ortamında, standart akışlarla, birçok belli başlı üreticiye ait işletim sistemi, veri tabanı ve orta katman yazılımlarının, kurulum, yama geçişi ve uyumluluk kontrolleri otomatize edildi. Ayrıca birçok özelleştirilmiş akış ile altyapı planlama, yama süreçleri, lisans ve kapasite yönetimi ve benzeri pek çok operasyon da otomatik hale getirildi.”

Uyumlulukta süreklilik sağlandı

2018 yılı Ağustos ayında başlayan ve toplam 8 ayda tamamlanan projenin bankaya önemli katkıları oldu. Projenin kendilerine sağladığı başlıca katkının 2019 yılında ortalama olarak elde ettikleri haftalık 5 bin adam saatlik efor kazancı olduğunu ifade eden Akbank Altyapı Otomasyon ekibinden Sedat Memet ve Barış Altıner, bu kazancın 2020’de COVID-19 kaynaklı uzaktan çalışma dönemlerinde haftalık 15 bin adam saatlik değere ulaştığını söylüyor. Aynı zamanda süreçlerin standart hale getirilip, manuel işlemlerden kaynaklanabilecek hataların ortadan kaldırıldığını, olası risklerin de önlendiğini dile getiren Ceren Ersoy, Hülya Uras, Tanju Vonal ve Malik Dündar, edindikleri diğer kazanımları şöyle paylaşıyor:

“Akbank gibi büyük ölçekli bir altyapıda uyumluluk kontrollerinin yapılması ciddi bir efor gerektiriyor. Uyumluluk kontrollerinin de otomasyona aktarılması, bu kontrollerin tekrar edecek şekilde gerçekleştirilip raporlanabilmesine olanak tanıdı. Böylece uyumluluğun sürekliliğinin sağlanması da mümkün oldu.”

“Senfoni projemiz başarıyla gelişmeye devam edecek“

Micro Focus Türkiye Genel Müdürü Deniz Kırca, daha önce de Akbank ile Micro Focus olarak başarılı projeler gerçekleştirdiklerini belirtiyor ve sözlerine şu şekilde devam ediyor: “Akbank ile gerçekleştirdiğimiz bankanın BT süreçlerinin uyumlu ve çok verimli bir şekilde orkestrasyonunu sağlayan ‘Senfoni’ projesinin de başarıyla gelişmeye devam edeceğine inanıyoruz. Bizim için önemli olan uyumlu çalışmanın sonucunda elde edilen başarılı sonuçlar. Akbank birlikte çalışmaktan en mutlu olduğumuz müşterilerimiz arasında yer alıyor. Bu güçlü iş birliğinin ilerleyen dönemlerde artarak devam etmesini çok isteriz.”

Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Micro Focus, yeni nesil bankacılığın öncü kurumlarından Aktif Bank ile ALM (Application Lifecycle Management) projesini gerçekleştirdi. Performans testi, geliştirici yönetimi ve hata yönetimi için araçlar içeren ALM sayesinde Aktif Bank, hataları kolaylıkla test ederken, kalitenin korunmasına odaklanıyor. Geliştirdikleri ürünlerin kalitesini garanti altına almak üzere sürdürebilir ve ölçülebilir test süreçleri için ALM’yi tercih eden Aktif Bank, Micro Focus ile gerçekleştirilen ALM projesi sayesinde kalite ve izlenebilirlik tarafında fayda sağlıyor.

Türkiye’nin en büyük özel sermayeli yatırım bankası Aktif Bank, yenilikçi iş modelleri ve teknoloji yatırımlarıyla öne çıkıyor. Fiziki ve dijital kanallarda sunduğu ürünlerle Türkiye ve globaldeki finansal teknoloji şirketlerinin hem iş ortağı hem de rakibi olarak hareket ediyor. Banka, iştirakleri ve iş ortaklarıyla birlikte 10’un üzerinde iş kolunda krediden sigortaya, ulaşımdan kart hizmetlerine geniş bir yelpazede 10 milyon müşteriye hizmet veriyor. Aktif Bank ile dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Micro Focus, süreçlerde izlenebilirliği artırmak ve kaliteye odaklanmak için ALM projesini gerçekleştirdi.

Fark yaratılan alan

Şube olmadan müşteriye dokunma prensibiyle sektörde fark yarattıklarını belirten Aktif Bank Test ve R&D Birim Direktörü Hüseyin Erdem Oğuz, müşteriyle temas noktaları olan mobil uygulamalar, kiosklar, internet siteleri gibi mecraların müşteriler tarafından sorunsuz kullanılabilmesinin, müşteri memnuniyeti açısından çok önemli olduğuna dikkat çekiyor. Aktif Bank olarak geliştirdikleri her ürünün kalitesinin garanti altına alınmasının önemine vurgu yapan Oğuz, bu nedenle sürdürebilir ve ölçülebilir test süreçleri için ALM’yi tercih ettiklerini belirtiyor.

Hata testi

Micro Focus’un ALM ürünü bilişim sektöründe hata yönetimi konusunda öne çıkan çözümlerden biri. ALM, uygulama ve test için geliştirilen ve pazarlanan bir dizi yazılım aracını içeriyor. Gereksinim yönetimi, test planlama, işlevsel test, performans testi, geliştirici yönetimi ve hata yönetimi için araçlara sahip ALM sayesinde şirketler, hataları kolaylıkla test ederken, kalitenin korunmasına odaklanıyor.

Yeniden kullanım

Yazılım ekipleri tarafından geliştirilen uygulamaların kalitesinin artırılması için yazılım testlerinin kontrollü, sürdürülebilir ve ölçülebilir olması gerektiğini belirten Oğuz, “Bu kapsamda birçok farklı araç ve yöntem denenmesine rağmen test senaryolarının yeniden kullanılabilir şekilde yazılarak, test koşumlarının ayrıntılı olarak raporlandığı, test senaryolarının gereksinimlerle ilişkilendirildiği, tespit edilen bulguların test senaryoları ve gereksinimlerle ilişkili olarak takibinin yapılabileceği bir çözüm bulunamamıştı. Micro Focus bizi bu noktada ALM ile tanıştırdı.” diyor.

Devamlılık sağlandı

Daha önce de Aktif Bank ile Micro Focus arasında projeler yapıldığına dikkat çeken Oğuz, “Mobil uygulamaların hem manuel hem otomatik test edilmesine olanak sağlayan UFT Mobile kullanarak mobil cihazlarımızın ve uygulamalarımızın merkezi olarak tarayıcıdan yönetilmesine olanak sağladık. Pandemi esnasında evden çalışmak durumunda kaldığımız dönemde, mobil cihazlarımızın yönetimini UFT Mobile ile yapmak, testlerimizin planlandığı gibi devam etmesine olanak sağladı.” diye konuşuyor.

İlk proje

Aktif Bank ve Micro Focus’un test ve yazılım kalitesi özelinde ilk projesi ALM kullanımı oldu. Sonrasında uygulamaları test etmek, sistem davranışını ve yük altındaki performansını ölçmek için Load Runner ve test otomasyonu için de UFT kullanıldı. ALM projesi, Micro Focus ile birlikte uzun vadeli olarak tasarlandı.

Öncelikle Aktif Bank test ekibinin ALM ile test senaryolarını belli bir standartta yazması, bu yazılan senaryoların ALM üzerinden koşulması ve raporlanması sağlandı. İkinci adımda yazılan senaryoların UFT ile otomatik hale getirilmesi ve test ekibinin yeteneklerinin artırılmasının hedeflendiğini belirten Oğuz, gelinen noktada test ekibinin tümünün aktif şekilde ALM ve UFT kullanabilir seviyede olduğunu söylüyor.

“Kalite yaşayan bir süreç”

2019 yılı Şubat ayında başlayan projede ilk ALM test raporu Mayıs 2019’da tüm uygulama yaşam döngüsü ekiplerine yayımlandı. “Kalite, yaşayan bir süreç olduğu için projemiz UFT ile web, mobil ve Java Desktop uygulamalarımızın test otomasyonu ile devam ediyor.” diyen Oğuz, “ALM’in üçüncü parti araçlarla entegrasyonunda bu araçların güvenlik protokollerinden dolayı problemle karşılaşılmıştı. Bu noktada Micro Focus Connect kullanılarak gerekli entegrasyonlar sağlandı. Yaptığımız bu projenin Aktif Bank olarak bize sağladığı en büyük fayda kalite ve izlenebilirlik oldu. Uçtan uca bütün süreçleri Padran Bilgi Teknolojileri ile birlikte ayağa kaldırdık.” diyor.

Dijital dönüşümde Türkiye’nin en büyük markalarının çözüm ortağı olan KoçSistem, ağ altyapısı izleme teknolojisini Micro Focus çözümleriyle uçtan uca yenileyerek performans ve yönetimde verimliliği artırdı.

Türkiye’nin köklü ve lider bilgi teknolojileri şirketi KoçSistem, 70 yılı aşkın süredir teknolojiyi iş dünyasının hizmetine sunuyor. Yenilikçi ürün ve servisleriyle şirketlere rekabet avantajı ve verimlilik kazandıran KoçSistem; vizyonu, iş yapış şekli ve paydaşlarına verdiği değer ile sektöründeki liderliğini sürdürüyor. Geniş ürün portföyü, 1.400 kişilik uzman ekibi ve üç veri merkeziyle iş dünyasının dijital dönüşüm ihtiyaçlarını tümüyle karşılayan KoçSistem Nesnelerin İnterneti, büyük veri ve bulut bilişim gibi kompleks dijital dönüşüm ihtiyaçlarına uçtan uca çözüm sağlıyor.

KoçSistem bünyesindeki sayısız bilgisayar ve sunucunun hizmetlerine kesintisiz bir şekilde devam edebilmesi ve müşteri verilerini içinde barındıran üç veri merkezinin olası krizlerden etkilenmeyecek şekilde 7/24 korunabilmesi için altyapının sürekli olarak kontrol edilmesi gerekiyor. Basit bir kablolama hatası bile, verimliliği sekteye uğratabiliyor.

Tüm teknoloji ekosisteminin tek bir platformdan idare etmeye ihtiyaç duyan KoçSistem, teknik arızalara hızlı müdahalede bulunmak ve müşteri beklentisini karşılayacak performansa ulaşmak için Micro Focus ile iş birliği yaptı ve ağ altyapısını tümüyle yeniledi. Projede Micro Focus’un merkezi ağ yönetim ürün ailesi ”Network Operations Manager (NOM)” suite’inin bir parçası olan ”Network Node Manager i (NNMi)” ürünü kullanıldı. Ağ takip zincirindeki eksik halkalar NOM ile tamamlanırken; artan bileşen sayısı, daha verimli odaklanmayla birlikte sorunların önceden tespitini kolaylaştırdı.

Daha iyi performans, daha kolay yönetim

KoçSistem Süreç, Servis ve Operasyonel Performans Yönetimi Grup Yöneticisi Nadir Altmışdört, çözüm ortağında Micro Focus tercihinin iki ana sebebi olduğunu belirtti. NNMi ürününün sahip olduğu yüksek stabilizasyon değerleri, gelişmiş alarm mekanizmalarıyla birlikte markanın kararında belirleyici oldu. Altmışdört, “Teknoloji altyapımız NOM’dan önce başka bir sistemde çalışıyordu, ancak performans ve yönetimde zorluklar yaşıyorduk. Bu durumu değiştirmek için Micro Focus ile birlikte NOM’a geçiş yaptık.” diye konuştu.

Otomatik sistem sağlığı kontrolü, minimum personel maliyeti

Altı ayda tamamlanan ve sürekli güncellenen çalışmaların sonucunda, KoçSistem’in teknoloji altyapısı eskisine oranla çok daha stabil hale getirildi. Olası problemlerin teşhisini hızlandıran yeni alarm sistemiyle firmanın maliyetlerini minimuma indirildi.

Altmışdört sözlerine şu şekilde devam etti; “KoçSistem’de binlerce farklı marka ve modelden ürün bulunuyor. Bu ürünler birbirlerine kablolu ve kablosuz olarak bağlanarak dijital bir ekosistem yaratıyor. NNMi ürününün bize sağladığı en büyük kolaylıkların başında gerçekten işe yarayan alarmlar üretmesi geliyor. Teşhis edilen problemi, güçlü arayüz üzerinden çoğunlukla birkaç tıklamayla çözebiliyoruz. Böylelikle personellerimizi basit işlerle uğraştırmıyoruz.”

Kapsamlı analiz, detaylı raporlama

KoçSistem, yeni NOM çatısı sayesinde 3.000 network cihazını, 50.000 interface ile birlikte tek platformdan takip edebiliyor. NOM ve OBM entegrasyonuyla birlikte servis ve operasyon süreçlerindeki verimlilik maksimuma ulaşıyor. Akıllı sistem, teşhis ettiği problemleri OBM sistemine bildiriyor, kendilerine gelen çağrıyı gören personeller olaydan hızlı haberdar oluyor. KoçSistem’in üç farklı veri merkezi NOM ile 7/24 izlenip raporlanıyor. 32 müşteriye performans, 10 müşteriye ise trafik raporları veriliyor. Ağa dahil olan tüm cihazların NOM üzerinden birbirine bağlanması, kullanımda olan tüm işlemci ve belleklerin panel üzerinden kolaylıkla kontrol edilebilmesini mümkün kılıyor.

Nadir Altmışdört, “Özellikle orta üstü ölçekli şirketlerde, çok sayıda bileşenin izlenip haritalandırılması gerekiyor. Bu noktada günümüzde kullanılabilecek en uygun ürünün NNMi, ürün ailesinin ise NOM olduğunu düşünüyorum.” diye konuştu. Süreci Basistek Bilgi Teknolojileri ile birlikte yürüten Micro Focus, kurumsal dünyanın dijital dönüşüm ihtiyaçlarına, gücünü en yeni teknolojilerden alan geniş ürün portföyüyle çözüm sunmaya devam ediyor.

HEDEFLER

• Müşterilere sunulan hizmetin kalitesini artırmak
• Ortaya çıkan problemleri daha hızlı çözüme ulaştırmak
• Teknik süreç maliyetlerini minimuma indirmek
• Müşterilere kapsamlı raporlar vermek
• Merkezi yönetime sahip bir ağ altyapısına sahip olmak

ÇÖZÜM

• NOM Premium (NNMi,NA,Perf SPI,Traffic SPI,QA SPI)
• OBM(OMi)

NEDEN MICRO FOCUS?

• Sektördeki lider konumu
• Güçlü referanslar
• 43 yıllık tecrübe
• Daha önce farklı bir çalışma daha yapmış olması

SONUÇLAR

• İş süreçlerinde verimlilik sağlandı.
• Hizmet kalitesinde genel artış elde edildi.
• Ağ problemlerinin teşhis hızını maksimuma çıkardı.
• Çoğu problemin online olarak çözümlenmesi personel maliyetlerini minimuma indirdi.
• KoçSistem müşterilerine sunulan raporların kapsam ve kalitesi artırıldı.
• Tüm süreçler tek noktadan yönetilir hale geldi.

Robotik çağın arifesinde siber güvenlik en küçükten en büyüğe tüm işletmelerin başlıca sorunu.

Türkiye’nin en büyük bankalarından biri olan Akbank da Micro Focus işbirliği ile her geçen gün kendini yenileyen siber tehditlere karşı müşterilerini koruma altına alıyor.

Akbank, 1948 yılında Adana’da kurulan ve Brand Finance tarafından düzenlenen dünyanın en değerli 500 banka markası araştırmalarında defalarca Türkiye birincisi olmayı başarmış bir kurum. Akbank ile dünyanın en büyük 10 yazılım şirketinden biri olan Micro Focus arasında gerçekleşen projeyle Akbank müşterileri artık daha da güvende olacak.

“Güvenlik önceliğimiz”

İki işletme arasında proje; oldukça dinamik, her gün yeni taktik, yöntem ve teknolojilerle karşımıza çıkan siber tehditlere karşı sistemleri ve bu sistemler ile işlenen/saklanan verileri koruyabilmek amacıyla başlatıldı. Kötü amaçlı ağ ve sistem etkinliğini proaktif olarak tespit edebilmek, Akbank çalışanlarının siber tehditlere karşı daha bilinçli olmasını sağlamak ve kurulan yapının 7×24 etkin olarak işletilebilmesini sağlamak da projenin başlangıç adımlarından bir tanesiydi. Daha önce de Akbank ve Micro Focus arasında projeler yapıldığına dikkat çeken Akbank CISO’su (Chief Information Security Officer) Semih Dilmen, “Geçtiğimiz yıllarda Micro Focus SIOC (Security Intelligence and Operastions Center) Ekibi ile karşılaşılabilecek siber atak yöntemleri, alınması gereken

önlemler, izlenmesi gereken vektörler üzerinde çalıştık. Ayrıca Arcsight Güvenlik ve Olay Yönetim platformumuz (SIEM-Security Information and Event Management) ve Arcsight ESM (Enterprise Security Manager) üzerinde iyileştirmelerin yapılmasına yönelik bir proje de gerçekleştirdik. Proje sonunda Siber Güvenlik Merkezi konusunda gelinen durum ve iyileştirilmesi için alınması gereken aksiyonlar raporlanmış, çalışmanın çıktıları siber güvenlik merkezimizin kurulum sürecinde oldukça faydalı olmuştur” dedi.

Akbank CISO’su (Chief Information Security Officer) Semih Dilmen,

Siber ataklara karşı uzmanlığımızı pekiştirdik

Projeyle siber ataklar konusundaki bilgi ve koruma yeteneklerinin arttığını kaydeden Dilmen, “Micro Focus ile işbirliğimiz kapsamında; banka ortamında karşılaşılabilecek güvenlik vakalarına karşı direnç oluşturulması için SIEM olarak bilinen güvenlik ve olay yönetim platformu ile diğer güvenlik altyapı öğelerinin etkin işletimi, ilgili süreçlerin ve raporların tasarlanması, ekip üyelerinin kariyer hedeflerinden, kullanılan güvenlik teknolojilerine kadar pek çok alanda kısa ve uzun vadeli yol haritamızın belirlenmesi ve hayata geçirilmesi sağlandı.

Bunların yanı sıra tehdit istihbarat kaynaklarından aldığımız bildirimleri siber güvenlik platformuyla entegre ederek olası ataklara karşı gerçek zamanlı koruma sağlama konusunda uzmanlık kazandık” şeklinde konuştu.

Hedeflenen süreden önce bitti

Projenin toplamda yedi aylık bir sürede tamamlanma hedefiyle başladığına vurgu yapan Dilmen, “Ancak ekibin efektif ve dinamik eforu sayesinde hedeflenen tüm aksiyonlar alınarak 5 ay gibi bir sürede projeyi başarılı bir şekilde tamamladık. Bu projede doğrudan Micro Focus proje ekibiyle çalışmamızın da süreye olumlu katkı sağladığını düşünüyoruz. Bankamızın tüm BT birimlerinin projeye katkısı olmakla birlikte bankamız tarafından 5 arkadaşımız, Micro Focus firmasından 7 kişilik bir ekip tarafından proje yürütüldü” dedi. Proje sonunda güvenlik yol haritalarında olan aksiyonları çok daha hızlı bir şekilde almış ve güvenlik adına yaptığımız teknoloji yatırımlarından en iyi şekilde faydalanabilmek için gereken operasyonel ve altyapısal iyileştirmeleri hızlıca hayata geçirmiş olduğumuzu gördük” şeklinde görüş belirten Semih Dilmen, konu hakkında şöyle konuştu: “Micro Focus tarafında kendileri ile yaptığımız bu projelerde, genel olarak kurumların karşılaşabileceği siber tehditler yanında finans sektörü özelinde de çalışmalar yaptığımızdan dolayı kendileri için de farklı ve faydalı bir deneyim olduğunu düşünüyoruz. 7×24 işleyen güvenlik operasyon merkezimiz hem teknoloji hem de süreçleri ile iyi bir olgunluk seviyesine geldi. Özellikle yeni devreye aldığımız süreçlerimizle bankamızın genelinde bilgi güvenliği farkındalığının gözle görülür oranda arttığını gözlemledik. Bu da siber güvenlikte en zayıf halka olan ‘insan’ faktörünü güçlendirmemizi sağladı.”

İşbirliği ile devam edecek

Siber Güvenlik Projesi tasarım ve kurulum sürecinden sonra öncelikli hedeflerini oluşturulan bu sağlam yapının üzerine her gün yeni bir şeyler katabilmek olarak özetleyen Dilmen sözlerini şu şekilde bitirdi: “Bununla birlikte hızla gelişen teknoloji paralelinde ortaya çıkan tehditlere karşı alınması gereken önlemler doğacaktır. Bu noktalarda projelendirmek istediğimiz konularda danışacağımız kurumlardan biri de yine Micro Focus olacaktır.”

Akbank ile başarılı bir projeye imza atmak çok önemli

Micro Focus Güvenlik Çözümleri Türkiye&Yunanistan Bölge Satış Yöneticisi Melek Kaya, daha önce de Akbank ile Micro Focus olarak çalıştıklarını belirtirken sözlerine şu şekilde devam etti, “Bizim için önemli olan gerçekleştirdiğimiz projelerin başarıyla sonuçlanması. Akbank projemizin de planlanan süreden iki ay önce bitmesi ve projenin sonuçlarından memnun bir müşterimizin olması bizim için sonraki projeler adına olumlu bir motivasyon”. Bunlara ek olarak Kaya sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Akbank ile birlikte çalışmak bizler için çok kıymetli. Birlikte yürüttüğümüz bu başarılı proje ile müşteri memnuniyetini ön planda tutarak üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğiz. Bu güçlü işbirliğinin de ilerleyen dönemlerde artarak devam etmesini çok isteriz”.